Uzmanlar açıkladı! Türkiye’nin Filistin’de neler yaptığı ne zaman ortaya çıkacak?

Bugüne kadar Filistin meselesini dünyanın tüm platformlarında ön plana çıkaran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bazı kesimler tarafından son dönemde Filistin'e yeterli destek vermemekle eleştiriliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gazze'ye yönelik İsrail tarafından yapılan soykırıma dünyanın en çok tepki gösteren liderlerinden olmasına ve Türkiye'nin Gazze'ye en çok yardım yapan ikinci ülke olmasına rağmen bu propaganda devam ettiriliyor.

"BAZI YAPTIKLARIMIZI ANLATAMIYOR OLABİLİRİZ"

Bu eleştirilere özellikle 7  Ekim'den sonra defalarca kez cevap veren Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak dün düzenlediği AK Parti Grup Toplantısı'nda yine dikkat çeken ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bunu söylemeye gerek duymazdım ama mecbur kaldım" diyerek Türkiye'nin Filistin'e destek olmak amacıyla yaptıklarına ilişkin "Hiç kimse ne şahsımı ne partimi Filistin meselesinde sorgulayacak kapasitede değildir. Biz devlet yönetiyor 85 milyonun emanetini taşıyoruz. Bazı adımlarımız görülmüyor olabilir, bazı yaptıklarımızı anlatamıyor olabiliriz. Ancak bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulayanlar er ya da geç mahcup olacaklar rezil olacak tarih önünde nasıl bir haksızlık yaptıklarını göreceklerdir. Biz Filistin davasını sadece savunmuş değil, bu uğurda çok ağır bedeller de ödemiş bir hareketiz böyle bir kadroyuz." açıklamasında bulundu. 

TÜRKİYE'NİN FİLİSTİN'DE NELER YAPTIĞI NE ZAMAN ORTAYA ÇIKAR?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinin ardından "Türkiye'nin Filistin'de neler yaptığı ne zaman ortaya çıkar?" sorusu akıllara geldi. Haber7 Güvenlik Analisti Eray Güçlüer, Mardin Artuklu Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Rakipoğlu ve Filistinli araştırmacı Moin Naim konuyla ilgili Haber7'ye özel açıklamalarda bulundu. 

"FİLİSTİN DEVLETİ KURULDUĞUNDA AÇIKLANIR"

Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Filistin için attığı bazı adımların günümüzde açıklandığı bazılarının ise kamuoyu ile paylaşılmadığını belirten Mardin Artuklu Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Rakipoğlu, bugün yapılanların Gazze özgürleştiğinde, Filistin devleti kurulduktan sonra açıklanabileceğini belirtti. 

 Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarında defalarca kez bahsettiği açıklanamayan yardımların özellikle Türkiye'nin direniş gruplarına verdiği destek niteliğinde olduğunu söyleyen Rakipoğlu, "Cumhurbaşkanı'nın söylediği şeyler aslında bir anlamda Türkiye'nin direniş gruplarına verdiği destekten kasıt. Yoksa hani onun dışındaki desteklerin hepsi açıktan veriliyor. Açıktan verilen destek dışındaki destekler silahtır, teknolojidir." dedi.

ŞİMDİ AÇIKLANIRSA BATI TÜRKİYE'Yİ BASKI ALTINA ALABİLİR

Bu bilgilerin ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan veya destek verilen kişiler tarafından açıklanabileceğini söyleyen Rakipoğlu, "Çünkü açıkladığı zaman şimdi meşru bir hükümet olmadığı için daha doğrusu devlet olmadığı için bir Batı baskısı ve soruşturmadır vesaire süreçlerle daha da baskı altına alabilir Türkiye. Açıkçası günü geldiğinde her şey ortaya çıkacaktır." ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'NİN NELER YAPTIĞINI KONUŞMAK DOĞRU DEĞİL"

Konuyla ilgili konuşan Filistinli araştırmacı Moin Naim ise Türkiye'nin AK Parti döneminde  özellikle Filistin konusunda çok önemli destekleyici adımlar attığını belirterek Türkiye'nin AK Parti döneminde olduğu gibi hiçbir zaman Filistin'de olmadığını söyledi. AK Parti öncesinde Mossad'la birlikte Türkiye'deki Filistinli direnişçilere yönelik ortak operasyonlar bile yapıldığını belirten Naim "Filistinli direnişçilere karşı bugün Türkiye'de hem Filistinliler hem de hatta ve hatta çokça kez Amerika Batı'ya şikayet ettiği Türkiye varken Türkiye'nin ne yaptığını tartışmak doğru bir şey değildir." dedi. 

Filistinli araştırmacı Türkiye'nin Gazze için insani yardımlarının hiç kesilmediğini belirterek "Bugün değil ta 2002'den beri artan bir şekilde Türkiye'nin Filistin'e her alanda Kudüs'te Batı Şeria ve Gazze'de hiç ayrım yapmadan hatta yardım yaptığını biliyoruz ve sürekli yardım yapıyor. Siyasi olarak bazı olaylar dönüm noktaları özellikle Filistin'in Birleşmiş Milletler'de bayrağı devlet olarak tanınması ve uluslararası camianın önünde Filistin'in devlet olamadığından dolayı yapamadığı , birçok siyasi adımı Türkiye Filistin adına attığını biliyoruz. Bunlar çok fazla konuşulmuyor." ifadelerini kullandı. 

Naim, Filistin meselesinin Türkiye'de iç siyasi malzeme yapılmasının Filistin davasına zarar verdiğini söyleyerek özellikle CHP'nin Hamas'a yönelik açıklamalarını şu sözlerle eleştirdi;

Maalesef Türkiye'de aklıselim vefa duyulu bir siyasi tartışma veya eleştiri yapılmıyor. Sadece siyasi bir araç olarak kullanılıyor Filistin ve bu kullanımı maalesef hem Türkiye'ye hem de Filistin davasına zarar vermektedir. Örneğin CHP'nin Hamas'la ilgili Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Hamas bir mücahit hareketi derken kalkıpta Hamas bir terör örgütü demesi bu aslında hem Filistin davasına hem de Türkiye'nin duruşuna çok büyük bir ihanettir. 

Sayın Cumhurbaşkanı dünkü Kuvayı Milliye neyse Hamas da odur demesi aslında gerçekten tarihi bir ilan olarak çok benzer iki hareketinin ne kadar benzediğini hedefler olarak ne kadar benzer olduğunu anlatmaya çalışırken bir milletvekili eski bir diplomatın bu Kuvayi Milliye'ye ve Türk tarihine bir ihanettir demesi aslında Türk tarihine bir ihanet hem de Türk tarihini bilmemek demektir. Orada aslında konuşulması gereken belki iyi konuşulursa, iyi anlatılırsa Türkiye'nin ne yaptığını iyi anlatılır. Ama maalesef Filistin destekleme bahanesiyle bazı muhalif kaynaklar Filistin'e hem de Filistin davasına zarar veriyor hem de Türkiye'nin yaptıklarını gerçekten anlatılmamasına neden olmaktadır. 

"TÜRKİYE İSRAİL'E SİYASAL CEPHE AÇILMASININ TEMELİNİ ATTI"

Türkiye'nin 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yapılan toplam 180 bin ton yardımın yüzde 26'sını tek başına yaparak dünyada Gazze'ye en çok yardım yapan ülke konumunda olduğunu söyleyen Haber7 Güvenlik Analisti Eray Güçlüer "Türkiye İsrail'le olan ilişkilerini dondurarak ve Hamas'a olan desteğini açıkça ilan ederek dünyada mazlumun yanında olunması gerektiğini herkese göstermiştir. Dünyada İsrail'e karşı ambargo uygulayan tek ülke Türkiye'dir. Ayrıca Mısır, Suudi Arabistan, BAE ve Katar arasında güçlü bağlar kurarak İsrail'e karşı siyasal bir cephe kurulmasının da temelini atmıştır. Sadece yurt içinde değil, dünya çapında uluslararası kuruluşlar nezdinde Türkiye'nin yapmış olduğu çabalar ve gayretler sonucunda İsrail'e karşı bir kamuoyu oluşmasının da zeminini oluşturmuştur." dedi.  

Türkiye'nin İsrail'in zulmüne karşı Gazze'de Filistin halkının yanında olarak elinden gelen bütün gayreti bütün çabayı göstermekte olduğunu söyleyen Güçlüer "Ancak önemli olan Türkiye'nin tek başına değil, diğer ülkelerle birlikte kolektif olarak ekonomik, siyasi ve diğer yönlerden kısıtlayıcı tedbirler alınmasının sağlanmasıdır. Umarım Türkiye'nin göstermiş olduğu bu gayret ve çaba diğer ülkelere örnek olur ve Türkiye'nin gösterdiği çabalar kadar müşterek çabalayarak oluşturarak İsrail'e karşı küresel bir baskı yapılmasının önü açılır." ifadelerini kullandı.

KAYNAK: HABER7